Ars. Gor. R. Erdem ERKUL
Hacettepe Unv. Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bolumu
Hacettepe Unv. Rektorlugu Kalite Koordinatorlugu
0312-297 60 33
www.digitaldevlet.net
Günümüzde İnternet üzerinden yapılan devlet işlemlerinin giderek yaygınlaştığını görüyoruz. Genel anlamda "E-devlet" diye tanımlanan bu sistem verimliliği artırmak amacıyla ve çağdaş toplum olmanın bir gereği olarak ortaya çıkmıştır. E-devlet‘in yaptığı katkılara bakacak olursak; devlet dairelerindeki yığılmaların önlenmesi, maliyetlerin azaltılması ve zaman tasarrufundan söz edebiliriz. Bilgisayar teknolojilerine aşina olan vatandaşlarımız şimdiden bu sistemi kullanmaya başladılar ve eminim ki birçok faydasını gördüler. Ancak burada üzerinde durulması gereken çok önemli iki konu var: Güvenlik ve mahremiyet. Son zamanlarda kamu kurumlarımızın vatandaşlarımıza verdiği olumlu ve güzel e-devlet hizmetleri kötü niyetli insanlar tarafından bir kâbusa dönüştürülebilir.
1 Haziran 2007 tarihinde ülkemizin yüksek tirajlı gazetelerinden birinde okuduğum bir yazı beni bu konu üzerine düşünmeye sevk etti. Yazıda şöyle deniyordu, "Sağlık Bakanlığı sitesi üzerinden büyük vurgun", "Sağlık Bakanlığı‘nın internet sitesinde bulunan ve Türkiye‘deki tüm doktorların kimlik bilgilerinden, diploma numarasına kadar sorgulama yapılan sayfa, yüzlerce doktorun dolandırılmasına neden oldu." Birçok doktorumuz bu sitedeki bilgilerinin kötü niyetli kişiler tarafından kullanılması neticesinde mağdur oldu. Hatta İzmir Tabipler Odası bu bilgilerin web ortamından kaldırılmasını istedi. Verilen bilgiler arasında Doktorların T.C. Kimlik Numaraları da bulunuyor. Bilgiler halen internette!
Yine geçen yıl birkaç öğretim kurumumuz sınav sonuçlarını isim-soy isim ve T.C. kimlik numarası vererek açıkladılar. T.C kimlik numarası aynı zamanda nüfus cüzdanıdır. Çünkü T.C. kimlik numarası ile bir vatandaşın Nüfus ve Kimlik bilgilerine erişmek mümkündür. "Yani herhangi birimizin nüfus
cüzdanı herhangi bir başka kişinin elindedir" Bunu düşünmek bile kaygı verici. İlk zamanlarda T.C kimlik numarası sorgulama sayfasında numarayı girdiğiniz de tüm bilgiler ortaya çıkmaktayken, son yapılan değişiklik ile sadece isim ve soyadı görünmektedir. Bu gelişme olumludur. Aynı zamanda T.C. Kimlik Numaralarımız, artık vergi numaraları yerine de geçebilmekte. T.C. kimlik numarası ile ülkemizde kamu kurumlarının ve özel sektörün sunduğu hizmetleri burada birkaç örnekten yola çıkarak sayarsak;
· Spor Toto, Türkiye Jokey Kulübü ve Milli Piyango Elektronik Şans Oyunları Platformu, www.bilyoner.com sitesi T.C. Kimlik No ile başvuru yapılabiliyor.
· ÖSYM sınav sonuçları sorgulanabiliyor.
· Akbank‘tan vatandaşlık numarasını cep telefonu mesajı aracılığı ile göndererek ne kadar kredi çekebileceğinizi öğrenmek mümkün.
· Bilgi Edinme Hakkı Kanunu ile online Bilgi edinme başvurusunu yine internetten T.C. Kimlik Numarası ile yapmanız mümkün.
· Mili Eğitim Bakanlığı öğretmenler için atama başvurusu yapmak mümkün.
· Emeklilik işlemleri ( sicil numarası ile öğrenilmekte, yalnız ilgili sayfada T.C. Kimlik Numarası hak sahibi doğrulama işlemini yaptığınızda emeklilik sicil numarası verilmekte )
Buradaki örnekleri çoğaltmamız mümkün. Son olarak adrese dayalı nüfus kayıt sisteminde kayıt durumunuzu T.C. kimlik numaranızı girerek başlatıyorsunuz. Eğer beş defa sisteme yanlış T.C. kimlik numaranızı girerseniz sistem bloke oluyor?
Konunun yasal boyutuna baktığımız zaman aşağıdaki kanun maddeleri yürürlüktedir.
Türk Ceza Kanunu;
Özel hayatın gizliliğini ihlal
MADDE 134. - (1) Kişilerin özel hayatının gizliliğini ihlal eden kimse, altı
aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır.
Gizliliğin görüntü veya seslerin kayda alınması suretiyle ihlal edilmesi
halinde, cezanın alt sınırı bir yıldan az olamaz.
MADDE 135. - (1) Hukuka aykırı olarak kişisel verileri kaydeden kimseye altı
aydan üç yıla kadar hapis cezası verilir.
(2) Kişilerin siyasi, felsefi veya dini görüşlerine, ırki kökenlerine; hukuka
aykırı olarak ahlaki eğilimlerine, cinsel yaşamlarına, sağlık durumlarına
veya sendikal bağlantılarına ilişkin bilgileri kişisel veri olarak kaydeden
kimse, yukarıdaki fıkra hükmüne göre cezalandırılır.
MADDE 136. - (1) Kişisel verileri, hukuka aykırı olarak bir başkasına veren,
yayan veya ele geçiren kişi, bir yıldan dört yıla kadar hapis cezası ile
cezalandırılır.
Anayasamızda ise; A. Özel hayatın gizliliği
MADDE 20.- Herkes, özel hayatına ve aile hayatına saygı gösterilmesini isteme
hakkına sahiptir. Özel hayatın ve aile hayatının gizliliğine dokunulamaz.
(Mülga cümle: 3.10.2001-4709/5 md.)
Sonuç olarak; kötü niyetli kişilerin eline bu bilgilerin geçmesi özel hayatın gizliliği ( Mahremiyet ) konusunu ilgilendirmektedir. Bugün doktorlarımızın başına gelen bu dolandırıcılık bir gün hepimizin başına gelebilir. Bu nedenle bu tür bilgilerin internet ortamından bir an önce kaldırılması
gerekmektedir.
Bir kamu yönetimci olarak, kamu kurumlarımızın büyük özveriyle ve iyi niyetle yaptıkları bu tür projelerin çok daha güvenli hale getirilmesinin şart olduğunu düşünüyorum.
"E-devlet Kapısı" projesinin devam ettiğini biliyoruz. Bu projeyi yönetenler ne düşünüyor bilmiyorum ama tüm kamu kurumlarının sonuç olarak bu e-devlet kapısından işlemlerini yapması daha güvenli ve doğru olacaktır. Dünyada e-devlet uygulamalarını başarıyla yapan ülkeler tek bir portal üzerinden bu işlemleri yapmaktadırlar.
Kamu kurumlarındaki internet üzerinden yapacağımız işlemlerimizin bankaların şu anda sunduğu hizmetler gibi akıllı cep telefonu mesajı ya da akıllı şifreleme yöntemleri ile yapılması çok daha doğru olacaktır. Bu bilgileri vermeyi e-devlet konusunu çalışmış ve çalışmakta olan bir akademisyen olarak
kendime görev sayıyorum. Bilgi çağını yaşadığımız bu yüzyılda bilişim hukuku üzerinde çalışmalar yapan akademisyenler ve hukukçulara bu konularda büyük iş düşmekte.
Bilişim trenini kaçırmayalım düşüncesi ile trene binerken kaza yapmayalım. Kalıcı olarak yaratacağımız bir hasarı uzun yıllar silemeyebilir, uzun uğraşlar verdiğimiz e-devlet projelerini bir anda yok edebiliriz. Oscar Wilde "Tecrübe, yaptığımız hataların bileşkesidir" demiş. Bu tür yapılan hatalardan ders alınıp bir an önce bilgi çağındaki ilerlememize devam etmeliyiz.