KPSS mi? O da ne?
Avukat Zuhal DÖNMEZ
17.08.2013
12 Temmuz 2013 tarihinde TBMM Genel Kurulunda kabul edilen 6495 sayılı Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun büyük ihtimalle çok yakında Cumhurbaşkanınca onaylanarak RG de yayınlanır ve yürürlüğe girer. Kanunda, İl özel idaresi, belediye ve bağlı kuruluşları ile mahalli idare birliklerinde 5393 sayılı Belediye Kanununun 49.maddesinin 3.fıkrası çerçevesinde 25/6/2013 tarihi itibarıyla çalışmakta olanların memur kadrolarına atanacaklarına dair bir hüküm de var.
Bu tarihi bizzat Başbakan 25/6/2013 tarihinde zikretti, dedi ki “25 Haziran 2013 tarihi itibariyle, bugün itibariyle, -bundan sonrası geçerli değil- geçmişe yönelik görevde bulunan 657 sayılı kanunun 4-B maddesine göre çalışan sözleşmeli personel, 5393 sayılı Belediye Kanunu'nun 49. maddesine göre çalışan sözleşmeli personel ve 4924 sayılı kanun hükümlerine göre çalışan sözleşmeli sağlık personeli, devlet memuru kadrosuna geçebilecek. Bu kapsamda şu anda 96 bin 500 personel bulunuyor. Buna ilişkin yasal düzenlemeyi de inşallah süratle bu yasama döneminde yapmış olacağız. Tatile girmeden, bu işi inşallah bitireceğiz. Sözleşmeli personelimize, ailelerine hayırlı olsun diyorum"
Peki bunu söylerken konuyla ilgili bir teklif veya tasarı var mıydı? Torbanın TBMM’deki hikayesine bakalım. 104 ana 3 geçici maddeden oluşan Kanunun temelini oluşturan 14 haziran tarihli teklif ile 15 mayıs tarihli tasarının içeriklerinde 49.maddeye göre çalışanların memur kadrosuna geçirilmelerine ilişkin bir şey yok. Başbakanın konuştuğu 25 hazirandan 3 gün sonra 28/06/2013 tarihli Esas Komisyon Raporunda ekleniyor ve 12 temmuzda da Mecliste kabul edilerek kanunlaşıyor
Böylece İl özel idaresi, belediye ve bağlı kuruluşları ile mahalli idare birliklerinde avukat, mimar, mühendis, şehir ve bölge plâncısı, çözümleyici ve programcı, tabip, uzman tabip, ebe, hemşire, veteriner, kimyager, teknisyen ve tekniker gibi uzman ve teknik personel olarak sözleşmeli çalışanlar memur kadrosuna geçecek. Çalışanların iş güvenceleri çok önemlidir, bu nedenle memuriyete geçecek olan vatandaşlarımızın sevincine katılıyorum. Meclis tutanaklarından da bütün milletvekillerinin aynı duygularla kanunu geçirdikleri görülüyor. İyi de meclis böyle mi çalışmalı diye gıcık bir soru aklıma takılıyor. Mutlu sonlara her zaman mübah yollardan mı varılır?
*Başbakan dedi- meclis çalıştı, torba doldu
*Başbakan dedi-belediye başkanları çalıştı, kadrolar dolduruldu (dikkat geçmiş tarihli işe başlatın)
Halk arasında numarası en çok bilinen bir 657 miz var, 1965 tarihli Devlet Memurları Kanununun 50.maddesi diyor ki Devlet kamu hizmet ve görevlerine Devlet memuru olarak atanacakların açılacak Devlet memurluğu sınavlarına girmeleri ve sınavı kazanmaları şarttır. Yüzbinlerce üniversite mezunu, en az iki dilli, KPSS den 90 nın üzeri çekmiş orantısız zeka sahibi genç işe girmeyi bekliyor. Meclisin umuru mu?
Resim: http://kamudan.com/diplomali-issizler-ordusu-8740.html
