Kentiçinde otoban olmaz. Kentler yaya ve taşıt birliğinin yaya lehine düzenlendiği yerleşmelerdir. Yayaları ölüme götüren "trafik canavarı" değil, otoban hızını kent merkezine taşıyan ulaşım politikasıdır. Kentiçi ulaşım cinayetlerine son vermek, mevcut politikanın değiştirilmesiyle olur...
13 Mart 2007 günü öğleye doğru, yani güpegündüz ve henüz kimsenin yorgun olmadığı saatlerde, 11.00‘de Ankara‘da kentin göbeğinde bir araç bir yayaya çarptı. Kent merkezinde, Sayıştay binasının önünde, herhangi bir bedensel engeli ya da yaşlılık gibi bir sorunu olmayan arkadaşımızı, Deniz SAYIN‘ı böyle yitirdik.
Üzerinde duracağız, tam rakamları bulacağız, kentiçinde ölümleriyle rakam konusu yapılanların adlarını ve öykülerini toplayacağız. Herhangi birimizin dostu, eşi, babası-annesi olan sevdiklerimizin bu kabul edilemez gidişlerinin sorumlularını saptayacağız.
Kentiçinde, kent merkezlerinde taşıt çarpmasıyla yok olan insanlarımızın hiçbiri "dikkatsiz", "kurala uymama" gibi açıklamalarla ‘kendi suçlarının bedelini ödemiş‘ ilan edilemeyecektir. Kentiçi ulaşım, yaya - taşıt beraberliğinde yaya için düzenlenir; yayanın dikkatsiz olabileceği, kuralı ihlal edebileceği varsayımı baştan kabul edilerek planlanır ve yapılır.
Kentiçinde yaya ölümlerinini sorumlusu, kentiçinde otoban mantığına dayalı yol yapma politikasıdır. Bu politika, bir an önce değiştirilmelidir. Sorun doğru saptanmalı, sorumlular doğru belirlenmelidir. Biz, YAYED olarak bu sorunu gündemimimizin baş maddesi kılıyoruz.
Bize katkı verin. Kentiçi ulaşım cinayetlerini bildirin. Olayı, tarihini, mağduru, sevenlerinin yaşadıklarını anlatın. Bu cinayetlere son verilmesini sağlayalım.