KALDONE G. NWEİHED
Yayın No: 4
ISBN No: 978-9944-5435-1-4
Yayın Yeri: Memleket Yayınları
Sayfa Sayısı: 206
Fiyatı: 10 TL
Anahtar Kelimeler: Küreselleşme, Devlet, Egemenlik, Medeniyetler Çatışması, Terör
Giriş
Memleket Yayınları Venezuela Büyükelçisi Kaldone G. NWEIHED'den orjinal adı "Globalizaticion: Dos Rostros y Una Mascara" adlı kitabını "Küreselleşme: İki Yüze Bir Maske" adıyla Banu Temel Gürel'in çevirisiyle Türkçe'ye kazandırdı.
Sunuş
Küreselleşme adı verilen şeyin tarihsel gelişmenin kaçınılmaz olgusu değil, bir avuç dev tekeller topluluğunun politikası olduğu açığa çıktı. Sıradan politika, kendini evrensel ve kaçınılmaz olgu diye sunmuştu. Bu basit yolla insanlık ateş denizinde mumdan gemilere dolduruldu. Şimdi yeni, gerçek ve öncekilerden daha sağlam gemiler inşa etmek için çalışıyoruz. Elinizdeki yapıt, bu onurlu gemicilerden birine aittir. Ayrı yerlerde, ayrı dillerde aynı memleketteniz. Kitap bu heyecan verici gerçeğin kanıtıdır. Küreselleşme iki yüz ve bir maskedir; Cezayir'in kahraman evladı Frantz Fanon düşüncelerimizi ve kavramlarımızı oluşturmaya katkısını sürdürüyor. Ülkelerinin bağımsızlığı için uğraşan Latin Amerikalılar ve Afrikalılarla aynı tarihteniz. Yazar bu geniş memleketin sahiplerine Güneyin İnsanları diyor.
Küreselleşme: İki Yüze Bir Maske, insanlığın tarihsel gelişme sürecindeki büyük birlik hareketine küçük harfle küreselleşme, 'küreselleşme-süreç' diyor. Son çeyrek yüzyıllık gelişmelere ise büyük harfle Küreselleşme, 'paradigma-proje' adını veriyor. İkisi arasındaki farkı görmek güçse boyutları karşılaştırılabilir: Bunlardan ilki balinadır diğeri sardalya... Temel sorulardan biri, Küreselleşme-proje'nin sahibinin kim olduğudur. Başlangıçta buğulu cam ardına yerleşmiş bu şoförü seçmek belki güçtü; şimdilerdeyse buğu bir yana cam da ortadan kalkmıştır. Burun buruna geldiklerimiz 'yatırımcılar', 'reformcular', 'yapısal uyarlamacılar', 'piyasalar', 'ulusötesi tekeller'dir. Bunlar, azgelişmiş ülkelerin yöneticilerine reformları gerçekleştirdikleri sürece 'demokrat', bundan cayacak olurlarsa 'diktatör - zorba' etiketleri dağıtanlardır. Yönetim felsefeleri neo-Webercilik, yöntemleri sömürgeciliktir.
Prof. Dr. Kaldone G. Nweihed, 'yükselen ekonomiler' diye tuhaf bir terimin bir anda belirip 'dünya'nın en yaygın terimi haline gelişiyle, azgelişmiş ülkelerin birinden kendisinin on yılı aşkın süre seslendirdiği 'Güneyin insanları' teriminin boşlukta asılı kalışını karşılaştırıyor. Terimler arasındaki sıralanış, 'ulusal' bilim adamı ile 'uluslararasılaşmış' bilim adamı arasındaki sıralanışa benziyor; bizde de yerleştirilmeye çalışıldığı gibi ilki ikincisinden daha az değerlidir! Hiç kuşku yok, bu kitabın yazarı 'uluslararası' bir yazardır; ama kitabı şimdi İspanyolcadan Türkçeye çevrildiği için değil. Bu kitap İspanyolca kalsaydı da 'uluslararası' niteliğe sahip olacaktı; çünkü derdi yalnızca Venezuela değil 'Güneyin İnsanları'dır.
Memleket okurları bu yapıtla birlikte yeni, gerçek ve daha sağlam gemi inşası için çalışanların birbirlerini hiç tanımadan ne kadar çok birbirlerine benzediklerini bir kez daha göreceklerdir. Günümüzü ve geleceği 'piyasa ekonomileri' penceresinden görenlerle 'Güneyin İnsanları' üzerinden görenlerin aralarındaki farklılığın 'ulusallık' - 'uluslararasılık' olmadığı bir kez daha açık biçimde anlaşılacaktır. İktisadi temelde piyasacılık ve siyasal düzlemde küreselcilik, azgelişmiş ülkelerin iktisadi-siyasi istilası ve işgalidir. Buna karşılık memleketlerin yapabilecekleri şey açıktır: iktisadi temelde planlamacılık ve siyasal düzlemde bağımsızlık. Bu, tekellerin ileri sürdükleri üzere 'dünyadan kopma' ve 'içe kapanma' değildir. Bu, emperyalizme karşı çıkma, sömürgeleşme sürecinden kopma ve dünyanın dörtte üçünden daha büyük bir bölümünde yaşayan Güneyin İnsanları'na açılma demektir.
Profesör Nweihed'in kitabından çok şey öğreneceğiz. Ama bunların en başında Türkiye'de ulusal gerçekliğimiz üzerinde yaptığımız araştırmaların, dile getirdiğimiz soruların, tartışmalarımızın ve ürettiğimiz yanıtların nasıl 'evrensel' olduğunu görmemiz olacaktır. Güney İnsanları'nın hocasına, bu çeviriyi ülkemizdeki görevine başladığı günün dördüncü yıldönümünde armağan edebilmiş olmaktan mutluyuz.
Bu çalışma, Doç. Dr. Mehmet Necati Kutlu olmasa ortaya çıkmazdı. Profesör Nweihed'le tanışmamızdan, kitabını bize teslim etme güveni göstermesine ve çevirinin gerçekleşmesine dek her aşamanın tamamlanmasında Dr. Kutlu vardır. Elinizdeki özel metnin çevirisi uzun zaman aldı. Çevirme görevini üstlenen arkadaşımız Banu Temel Gürel'e çok şey borçluyuz. Süreci en az hatayla sonuçlandırabilmek için Berna Talun Öğüten'in verdiği yardım bizim için çok değerlidir. Kitabın çevirisini okuyucusuna yazarının tanıtması, başından bu yana heyecan duyduğumuz işlerden biri oldu. Buluşmayı, 8 Mart 2007 Perşembe günü saat 16.00'da Ankara'da yapmayı tasarladık ve bu iş Çankaya Belediye Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Eryılmaz'ın desteğiyle gerçekleşti. Diliyoruz ki bir aksilik olmayacak ve Ankara'daki okurlar bu satırları belirtilen gün ve saatte kitabın yazarını dinlerken okuyor olacaklar.
Birgül Ayman Güler
YAYED Başkanı
İçindekiler
I. Bölüm: Gerçekten Yeni Birşey mi?
II. Bölüm Küreselleşme: Devamlılığı Çözümsüz Bir Sürecin Çağdaş Evresi
III. Bölüm: Olgunun İncelenmesine Dair Bir Yaklaşım
IV. Bölüm:Ölçüler, Kanıtlar ve Takdirler
V. Bölüm: Küreselleşmenin Maddi Olmayan Boyutlar: Kültürel, Ahlaki ve Etik Kimlik
VI. Bölüm: Küreselleşme Hereketi: Kimler Faydalanır? Kimleri Tehlikeye Sokar? Sorumluluğunu Kim Üstlenir?
VII. Bölüm: Küreselleşmenin Coğrafyası Sızma Etkisi
VIII. Bölüm: Küreselleşme ve Entegrasyon: Aynı Amaçta Birleşen mi Yoksa Karşıt Güçler mi?
IX. Böüm: Devlet Egemenlik ve Küreselleşme
X. Bölüm: Geleceğe Giden Yol Küreselleşme ile diyalog Mümkün müdür?
XI. Bölüm. Küreselleşme, Medeniyetler Çatışması ve Teröre Karşı Savaş Arasındaki Kavşak